20 Aralık 2020 Pazar

ramazan tayfa ile ramazan ve oruç

 Ramazan ve oruç konusu ramazan tayfadan görüntülerle ve ramazan şarkısından kesitlerle anlatılıyor .Animasyonlu video


Rafadan tayfa top patladı  dan görüntüler var video içinde

 

Ramazan hicri takvimin dokuzuncu ayıdır. Toplumumuzda Recep ve Şaban’la birlikte “3 aylar” olarak bilinen aylardandır. Ramazan ayının İslam dininde çok özel bir yeri vardır. Çünkü bu ay oruç ayıdır ve Kur’anı Kerim bu
ayda indirilmeye başlanmıştır.

Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadisinde “Mübarek Ramazan ayı size geldi. Yüce Allah bu ayda size oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda sema (cennet) kapıları açılır, cehennem kapıları ise kapanır…” buyurmuştur. Bir diğer hadisinde ise “Kim inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.” buyurarak Ramazan ayının önemine dikkat çekmiştir.

İslam’a göre akıllı ve ergenlik çağına gelmiş Müslümanların yapmakla yükümlü olduğu ibadetlerden biri de oruç tutmaktır. Oruç, Allah rızası için tan yerinin ağarmasından başlayarak güneş batıncaya kadar gün boyu yemekten ve içmekten uzak durarak yapılan bir ibadettir.

 Kur’an-ı Kerim’de oruç ibadetinin farz olduğu: “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı.” ayetiyle ifade edilmiştir. Farz olan orucun zamanı ise “Öyleyse içinizden kim bu aya (Ramazan’a) ulaşırsa onu oruçla geçirsin…” ayetinde belirtildiği gibi Ramazan ayıdır. 

Hz. Peygamber, Ramazan ayında her zamankinden daha fazla Kur’an okumuş ve Müslümanlara da bunu tavsiye etmiştir. Bu yüzden Ramazan ayına Kur’an ayı da denir. Müslümanlar da bu ayda Kur’an-ı Kerim’i daha çok okur ve anlamaya çalışırlar. Oruç tutan insan her şeyden önce Allah rızası için ibadet etmiş olmanın, kulluğunu yerine getirmenin ve nimetlere şükretmenin huzurunu yaşar. Ayrıca oruçluyken açlık ve susuzluk çeken bir Müslüman, bu sıkıntıları yaşayan çaresiz insanların halini daha iyi anlar. Kendini onların yerine koyma becerisi kazanır. Yardıma ihtiyacı olan bu kimselere karşı daha duyarlı olur. Onlara yardım etmek için elinden geleni yapar. Bir Müslümanın orucunu bozacak şu davranışlardan sakınması gerekir:
• Bilerek bir şey yiyip içmek.
• Ağza giren yağmur, kar veya doluyu bilerek yutmak.
• Dişler arasında sahurdan kalan nohut tanesi büyüklüğündeki bir yiyecek artığını yutmak.
Bir kimse oruçlu olduğunu unutarak yiyip içerse orucu bozulmaz. Fakat oruçlu olduğunu hatırladığı anda yiyip içmeyi bırakması gerekir

 

oruç tutmak isteyenler gecenin bir bölümünde kalkar ve yemek yerler. Yenilen bu yemeğe sahur yemeği denir. Bu yemeğin yendiği zaman ise sahur vakti olarak isimlendirilir. Sahur yemeği Müslüman için oruca bir hazırlık ve berekettir. Hz. Muhammed (s.a.v.) sahuru “mübarek yemek” olarak isimlendirmiş ve “Sahur yemeği yiyin. Çünkü sahur yemeğinde bereket vardır.’’ buyurarak Müslümanları sahura kalkmaya teşvik etmiştir.

Sahur vakti günün aydınlanmaya başlamasıyla (tan yerinin ağarmasıyla) son bulur. Orucun başladığı bu vakte imsak adı verilirİmsak, bir şeyden el çekmek, kendini tutmak ve sakınmak demektir. İmsak vaktinden sonra hem orucu bozan durumlardan hem de orucun değerini düşüren davranışlardan sakınmak gerekir.

Tan yerinin ağarması esnasında ufukta beliren aydınlıkla imsak (oruç) başlar.

Oruç tutmaya başlayan Müslüman, Allah rızasını kazanmak için açlık ve susuzluğa direnir. Namaz kılarak, Kur’an okuyarak, ilim öğrenerek, hayırlı işlere koşarak orucunu güzelleştirir. “Oruçlunun ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha güzeldir.” buyuran Hz. Peygamber’in övgüsünü hak etmek için gün boyu sabreder. Allah’a (c.c.) verdiği sözü tutan oruçlu kimse akşam vakti girince ilk mükâfatını alır. Çünkü artık iftar vaktidir. O günkü orucu son bulmuştur. Şükrederek iftarını yapan oruçlunun asıl mükâfatı ise ahirettedir.

İftar vakti ezanla duyurulsa da ezan yada top atılması orucunun açılma vakti değildir İftar güneşin batmasıyla başlar. Rafadan tayfa top patladı videosundan görüntüler videonun içinde

 oruçtan imsak ve iftardan bahsedilen oruç şarkısı klibi burada



Ramazan ayında gündüzleri oruç ve diğer ibadetlerle geçiren Müslümanlar, yatsı vakti camilere koşarak yatsı namazından sonra yirmi rekâtlık teravih namazını kılarlar. Bu namaz ikişer rekâtta ya da dört rekâtta selam verilerek kılınır. Teravih namazı kılınırken aralarda cemaatle salavatlar getirilir. Güzel sesli müezzinler ilahiler okurlar

Ramazan’a özgü ibadetlerden biri de fıtır sadakasıdır. Ülkemizde buna daha çok fitre denmektedir. Verilecek fitre miktarıveren kişinin bir günlük yemek masrafı kadardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder